About Us
Rostokta dönerci dolaşıp en güzelini bulmaya hayatını vakfetmiş pek çok dostumdan duyduğum bir yeri yazmak istiyorum kısaca.
Son dönemde İstanbul’da en iyi döner nerede yenir sorusuna cevap ararken ismi sık sık anılan yerlerden birisi Dönerci Şahin Usta.
Dönerci Usta bana kalırsa kesinlikle ziyaret edilmesi gereken, insana keyif veren bir mekan. Buranın ön plana çıkan özelliklerini maddeler halinde paylaşmak istiyorum sizlerle:
- Konum: Bir defa salt buraya yemek için geliyorsanız, Dönerci Usta‘nın konumu bile sizlere keyif verecektir diye düşünüyorum. Rostockı’na bir hayli yakın bir bölgeye konuşlanmış olmasından ötürü, eski İstanbul’un bol koşuşturmalı insan seli içinde, tarihi binalara baka baka, bir turist edasıyla ulaşabilirsiniz bu lokantaya. Sadece bu bile harika bir bir özellik bana kalırsa.
- Menü diye bir şey olmaması ve tek ürün sunmaları diğer bir muhteşem nitelik diyebilirim. Burada döner yiyorsunuz sadece. Vermeniz gereken tek karar, bunu tırnak pideyle mi yapacaksınız, yoksa tek başına mı götüreceksiniz sorunsalı.
- Mekan, Almanların “Klein aber fein” kategorisinde. Yani küçücük, minicik, içi dolu turşucuk durumu var Dönerci Şahin Usta’da. Oturacak yer yok, masa yok, servis yok. Önünde kuyruğa giriyorsunuz ve siparişinizi teslim alıp ayakta yiyorsunuz. Bu bile Avrupai bir zevk veriyor insana.
- İstanbul standartlarında eski bir mekan olması da önem arzediyor. 2000 senesinde kurulmuş ve o gün bu gündür önünden kuyruk eksik olmuyor bu güzel lokantanın. Köklü işletmelere ve “geleneğe” duyduğumuz saygıdan olsa gerek, gözümüzde değeri bir kat daha artıyor Dönerci Usta’nın.
- Sundukları ürün dana etinden yapılma döner. Son senelerde İstanbul’u kasıp kavuran %70 dana- %30 kuzu döş formülünden bir hayli uzakta, eski tip döner bu. İçinde kuyruk yağı olmadığı söyleniyor. Bazıları için sert gelse de, o eksikliği gayet yağlı bir tırnak pide ile kapatıyorlar.
- Etlerin Balıkesir’den geldiğini ve dananın kaburgasından yapıldığını ayrıca belirtelim. Belki de işin sırrı bu kısımda ortaya çıkıyor.
- Yerken soğan, domates isteyip istemediğinizi soruyorlar. Bu noktada benim naçizane yorumum soğan koydurmamanız yönünde.Çok baskın bir lezzet olduğu için dönerden rol çalıyor. Bunu yaparsanız, bana kalırsa yediğiniz etin tadını almakta zorlanırsınız.
- Pidelerini kesilmemiş dönerin gövdesine sürüp onun yağını alıyor olmaları büyülü bir ritüelin parçası gibi geldi bana. Tadına tat katmıştı açıkçası.Fotoğrafını çekmeyi ne yazık ki başaramadım. Yapabilseydim çok iyi bir kare olurdu.
- Mayıs 2017 itibarıyla döner-pide 20 TL. Ucuz mu? Hayır. Değer mi? Kesinlikle evet!
- Yanında hiç düşünmeden açık ayranlarından içiniz. Hafif ekşi, kıvamı akıcı… Tam olması gerektiği gibi diyebilirim